Değerli mesai arkadaşlarım;

Sizleri en içten duygularla selamlıyorum.

Dördüncü yılını idrak ettiğimiz 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü anmak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz.

Koronavirüs salgınının beraberinde getirdiği olağanüstü şartlar nedeniyle, önceki yılların aksine, bu yıl maalesef vatandaşlarımızın ve Kuveyt’teki dostlarımızın da bizlere katılabileceği bir anma etkinliği düzenleyemiyoruz. Mekanlar imkan vermese de, gönüllerimiz birdir. Sınırlı bir fiziki alanda, sosyal mesafe koşulları nedeniyle sınırlı bir katılımla da olsa, böyle önemli bir vesileyle toplanmış olmamız anlamlıdır.

Bu vesileyle, 15 Temmuz gecesi FETÖ’cü hainler karşısında kanlarıyla destan yazan; ezanımıza, bayrağımıza ve bağımsızlığımıza sahip çıkan tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Gazilerimize cesaretleri ve fedakârlıkları için şükranlarımızı sunuyorum.

Bildiğiniz üzere, Büyükelçiliğimizde 3 yıl görev yapan Komiser Zeynep Sağır da, hainlerin Özel Harekâta yaptıkları saldırıda şehit olan kardeşlerimizden biriydi. Gözüdönmüş alçakların bizlerden, eşinden ve yavrularından kopardığı Zeynep kardeşimize Allah’tan rahmet diliyorum.

Kıymetli arkadaşlar,

Her yıl 15 Temmuz’da hem derin bir kederi, hem büyük bir gururu aynı anda hissediyoruz. Kederliyiz; çünkü bir gecede 251 vatandaşımızı kaybettik, ömrünün baharında gencecik fidanları toprağa verdik. Gururluyuz; çünkü dünyada eşine az rastlanır bir direnişe imza attık, vatanımızı kurtardık.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla meydanlara inen milletimiz, FETÖ’nün ölüm kusan silahları karşısında canından ve canından daha çok değer verdiği evlatlarından vazgeçti, ancak vatanına namahrem elinin değmesine izin vermedi.

Biraz sonra izleyeceğimiz video gösterimiyle belleklerimizi tazeleyeceğiz. Silah ve bomba seslerinin karanlığı deldiği o gecede milletimizin ortaya koyduğu cesareti, dirayeti ve mücadeleyi hatırlayacağız. Bu topraklarda Çanakkale ruhunun ve Kuvayı Milliye şuurunun halen diri olduğuna inancımız bir kez daha pekişecek.

Değerli arkadaşlar,

PKK’dan DEAŞ’a tüm terör örgütleri gibi FETÖ ihanet çetesinin de en büyük hedefi, ülkemizin birliğidir, beraberliğidir, geleceğidir. FETÖ sadece Türkiye için değil, diğer ülkeler, halkları ve uluslararası sistem için de tehdit arzetmektedir. Dolayısıyla, FETÖ terör örgütüyle mücadelemizin hem yurt içinde, hem yurt dışında aralıksız sürdürülmesi önem taşımaktadır. Bunun, diplomasi alanında faaliyet gösteren bizlere yüklediği sorumluluğun her zaman bilincinde olmalıyız.

Bu duygularla, ebediyete uğurladığımız şehitlerimizi bir kez daha rahmetle ve minnetle yâd ediyorum. Gazilerimize Rabbimden sağlık ve afiyet niyaz ediyorum.

Allah birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi daim eylesin. Vatanımızı her türlü saldırıdan, her türlü ihanetten korusun. Bu millete bir daha 15 Temmuz benzeri acılar yaşatmasın.

Teşekkür ederim.